Diyarbakır’da, bir ortaokulda eÄŸitim gören F.B. (12) adlı kız çocuÄŸu, rehberlik servisinin isteÄŸi üzerine yazdığı otobiyografisinde, 8 yaşından beri mahalledeki mobilyacının cinsel istismara uÄŸradığını anlattı. Rehberlik öğretmeninin olayı aileye bildirmesi üzerine gözaltına alınan mobilyacı N.D. (28), ‘çocuÄŸun cinsel istismarı’ suçundan, herhangi bir indirim uygulanmadan, 12,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Merkez Kayapınar ilçesinde bulunan bir ortaokulda eÄŸitim gören F.B., rehberlik servisinin isteÄŸi üzerine öz geçmiÅŸini yazdı. 8 yaşından bu yana mahalledeki mobilyacının cinsel istismarına uÄŸradığını yazan F.B.’nin rehberlik öğretmeni, kızın anlattıklarını ailesine bildirdi. Olayı öğrenen çocuÄŸun ailesi polise giderek ÅŸikayetçi oldu. Gözaltına alınan N.D., adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı. SoruÅŸturmanın sonunda şüpheli N.D. hakkında, ‘ÇocuÄŸun cinsel istismarı’ suçundan Diyarbakır 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
SUÇLAMALARI REDDETTİ
İddianamede, maÄŸdur F.B.’nin 8 yaşından 12 yaşına kadar, aynı mahallede mobilyacılık yapan N.D. tarafından, 3 kez cinsel istismara uÄŸradığı belirtildi. Küçük kızın olayı gören arkadaÅŸlarının tanık olarak ifadesinin alındığını belirten savcı, tanıkların da olayı doÄŸruladığını ifade etti. İddianamenin kabul edilmesinin ardından görülen duruÅŸmada savunması alınan sanık N.D., suçlamaları kabul etmediÄŸini belirterek, beraatini istedi. DuruÅŸmada ifadesi alınan maÄŸdur F.B. ise okulda rehberlik servisinin otobiyografilerini yazmalarını istemesi üzerine başından geçen olayı yazdığını belirterek, yazıdaki her ayrıntının doÄŸru olduÄŸunu söyledi.
YARGILAMA SIRASINDA TUTUKLANDI
Sanık N.D., yargılamanın devam ettiÄŸi 25 Mayıs 2017 tarihinde tutuklanarak cezaevine gönderildi. Son duruÅŸmada esas hakkındaki görüşünü açıklayan savcı, küçük çocuÄŸun sanığı haksız yere suçlamasını gerektirecek herhangi bir durumun olmadığını belirterek, cinsel istismarın tanık beyanları ile doÄŸrulandığını kaydetti. Sanığın tam olarak tespit edilemeyen zaman dilimleri içerisinde fakat farklı zamanlarda birden fazla kez maÄŸdura karşı cinsel istismarda bulunduÄŸunu belirten savcı, N.D.’nin cezalandırılmasını ve tutukluluk halinin devamını istedi. DuruÅŸmada söz alan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Remzi Atalay da sanığın cezalandırılmasını istedi.
İNDİRİMSİZ 12,5 YIL CEZA
Davanın son celsesinde kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık N.D.’yi ‘ÇocuÄŸun cinsel istismarı’ suçundan önce 10 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanığın suçu aynı suç iÅŸleme kararının icrası kapsamında deÄŸiÅŸik zamanlarda iÅŸlediÄŸini belirten mahkeme heyeti, ceza oranında artırım yaparak N.D.’yi 12,5 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanığın piÅŸmanlık duymaması ve cezanın geleceÄŸi üzerindeki olası etkisini dikkate alan mahkeme heyeti, ceza oranında herhangi bir indirim yapmadı.
Gerekçeli kararda, maÄŸdurun tüm aÅŸamalardaki tutarlı ve ısrarlı anlatımlarına karşılık sanığın suçlamaları kabul etmediÄŸi ifade edildi. Sanık, maÄŸdur ve ailesi arasında husumet bulunmadığını belirten mahkeme heyeti, maÄŸdurun kendisinin ve ailesinin namusunu ortaya koyacak ÅŸekilde, durup dururken sanıkla ilgili bu ÅŸekilde isnatlarda bulunmasının hayatın olaÄŸan akışına aykırı olduÄŸunu kaydetti. MaÄŸdurun otobiyografisinde yazdığı olayları soruÅŸturma aÅŸamasında uzman eÅŸliÄŸinde alınan beyanında ve mahkeme huzurundaki beyanlarında tekrarladığını belirten mahkeme heyeti, kararında ÅŸunları kaydetti: “MaÄŸdurenin anlatımları yer, zaman, kiÅŸi ve olay örgüsü bakımından tutarlı ve itibar edilebilir bulunmuÅŸtur. Canlı teÅŸhis iÅŸleminde maÄŸdure, sanığı altı kiÅŸi arasından net bir ÅŸekilde teÅŸhis etmiÅŸtir. Sanığın eylemlerinin ısrarlı bir biçimde belirli zaman aralıkları ile maÄŸdureyi takip ederek ve cinsel arzularını tatmine yönelik olarak süreklilik arz etmesi nedeniyle sarkıntılık düzeyini aÅŸtığı, basit cinsel istismar suçunu oluÅŸturduÄŸu sonucuna varılmıştır.”