AK Parti ve MHP arasında yapılan ‘Cumhur İttifakının’ ardından ‘Kürt Partileri de bir seçim bloğu’ çatısı altında birleşmenin sinyallerini verdi. HDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Şerif Camcı, halkın çıkarlarını ön planda tutan ve Kürdistani değerleri benimsemiş siyasi partilerle bir araya gelip konuşabileceklerini söyledi. Kırmızıçizgilerinin olduğunu dile getiren HÜDA-PAR Diyarbakır İl Başkanı Metin Kaya ise kapılarının kimseye kapalı olmadığını vurguladı. Kürt parti temsilcileri de Kürt seçim bloğunun gerekliliğine dikkat çekerek, Kürtlerin bir araya gelip muhasebe yapması gerektiğinin altını çizdi.
CAMCI: “KÜRT SORUNUNA DUYARLI OLAN ANLAYIŞLARLA KONUŞABİLİRİZ”
Kürt halkının çıkarlarını ön planda tutan ve Kürdistani değerleri benimsemiş siyasi partilerle bir araya gelip konuşabileceklerini belirten Halkların Demokrat Partisi Diyarbakır İl Eş Başkanı Şerif Camcı, “Halkların Demokrat Partisi olarak ittifak ile ilgili çalışmalarımızı ilerleyen günlerde netleştireceğiz. Şu an için ittifaka yönelik kesin bir şey söylemek mümkün değil. Fakat biz Kürt halkının çıkarlarını her şeyden önemli görüyoruz. Bu yüzden Kürt halkına ve Kürt sorununa duyarlı olan, Kürdistani değerleri benimsemiş siyasi partilerle bir araya gelip konuşabiliriz. Bunu da önümüzdeki süreçte yapacağımız değerlendirmelerden sonra açıklayacağız” ifadelerini kullandı.
KAYA: “BİZİM KAPIMIZ HİÇ KİMSEYE KAPALI DEĞİLDİR”
Bugüne değin herhangi bir parti ile ittifak için görüşmediklerini kaydeden Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) Diyarbakır İl Başkanı Metin Kaya ise, ittifak konusunda kırmızı çizgilerinin olduğunu belirtti. Kaya şöyle devam etti; “Biz AK Parti ile MHP arasındaki ittifakı ‘Cumhur İttifakı’ olarak değil, iki parti ittifakı olarak değerlendiriyoruz. Her iki parti çıkarları uyuştuğu için bir araya gelmişlerdir. Diğer partiler arasında da ittifak olabilir. Biz HÜDA-PAR olarak ittifak için bugüne kadar herhangi bir parti ile görüşmedik ve herhangi bir partiye de çağrı yapmadık. Bizim kapımız hiç kimseye kapalı değildir. Biz aynı düşünceye, aynı anlayışa sahip oluşumlarla birlikte yol yürüyebileceğimiz bir çerçevede olabilecek ittifaklara kapımız kapalı değildir. Bizim de kendimize ait kırmızı çizgilerimiz vardır. Bizim referansımız İslam’dır. Bizim İslam’a düşmanlık yapanlarla yan yana durmamız mümkün değildir.”
“BİRBİRİMİZİ KABUL ETMEMİZ LAZIM”
Oluşabilecek bir Kürt ittifakında yer alıp almayacaklarına yönelik soruya da cevap veren Kaya, “ Biz Kürt partisi değiliz, Türkiye partisiyiz. Bizim temel amacımız ümmettir. Biz sınırlara karşıyız. Bölge ağırlıklı çalışan ve Kürt partisi olarak lanse edilen partilerle bir araya gelebilmemiz için birbirimizi kabul etmemiz lazım. Kırmızı çizgilerin benimsenmesi halinde bir araya gelinmesi konusunda bir sorunumuz yoktur. Bizim temel gayemiz topluma faydalı olabilecek çalışmaların olmasıdır.
TEK: “DEMOKRATİKLEŞME İÇİN İŞBİRLİĞİNE HAZIRIZ”
İttifak arayışlarının Türkiye’nin demokratikleşmesine ve Kürt sorununun çözümüne hizmet etmesi gerektiğine vurgu yapan Partiya Sosyalîst a Kurdistan( Kürdistan Sosyalist Partisi) Genel Sekreteri Mesut Tek de, “İttifak yasasının meclisten geçmesi ve başkanlık sistemi Türkiye’deki siyasi partilerin özelikle seçim dönemlerinde mücadele anlayışını gözden geçirmesine vesile olabilir. Önemli olan ittifak arayışlarının Türkiye’nin demokratikleşmesine ve Kürt sorununun çözümüne hizmet edip edemeyeceğidir. Bu açıdan bakıldığında biz Kürt partilerinin Kürt sorununu temel politik çerçevede çözme anlayışı içinde olanlarla ortak hareket etmeyi önemseriz. Bu noktada üzerimize düşeni de yaparız. Şu an için herhangi bir ittifaktan bahsetmek için çok erken. Bizim önceliğimiz Kürt sorununun çözümüne katkıda bulunacak, Türkiye’nin demokratikleşme mücadelesine hizmet edecek bir program üzerinde çalışılabilir. Bunun olabilmesi için biz her kesimle işbirliğine varız. Biz Kürt partilerinin ulusal demokratik bir temelde bir araya gelmesinden yanayız. Biz Kürdistan Sosyalist Partisi olarak yerel seçimleri daha çok önemsiyoruz. Kürt partilerinin ulusal demokratik bir temelde ortaklaşa bir strateji belirleyerek seçimlere katılmasını istiyoruz. Kürtler tek başına parlamentoda çoğunluğu sağlayamazlar. Bu nedenle farklı bir politika izlemek gerekiyor” şeklinde konuştu.
ÖZÇELİK: “KÜRT SEÇİM BLOKU ÖNERİSİNDE BULUNDUK”
Kürtlerin bir taraf olması gerektiğine dikkat çeken Partîya Azadîya Kurdistanê (Kürdistan Özgürlük Partisi) Genel Başkanı Mustafa Özçelik ise, Kürt seçim blokunun en geniş kesimi kapsaması gerektiğine vurgu yaptı. Özçelik sözlerini şöyle sürdürdü; “Biz yaklaşık üç ay önce Kürt Seçim Bloku önerisinde bulunduk. Bu blok ulusal demokratik asgari bir program etrafında bir araya gelebilecek en geniş kesimi kapsamalıdır dedik. Kürt seçim blokunda önemli olan prensiplerdir diyoruz. Kürtler’in ve Kürdistan’ın varlığını, ana dilde eğitimi, Avrupa yerel yönetimler özerklik şartını, savaşa ve OHAL’e hayır diyen en geniş Kürdistanlı kesimin ittifakını savunuyoruz. Burada bir parti belirlemek doğru değil. Önemli olan bu çerçeveyi kabul eden en geniş kesimle bir araya gelebilmektir. Bizim tek alternatifimiz Kürt seçim blokudur. Türkiye’deki partilerin savunduklarını farklı argümanlarla savunan bir program makul olmayacaktır. Tek millete, devlete, bayrağa ve vatana hayır diyebilen bir program uygulamaya konulmalıdır. Bu konuda görüşmelerimiz sürüyor. Kürtler bir taraf olmalıdır diyorum. Biz birkaç belediye için ittifakı uygun görmüyoruz. Amacımız Kürtler’in taleplerine duyarlı bakacak bir birlikteliktir. Önceki dönemlerde HDP’nin ‘Demokratik Cumhuriyet’ ve ‘Ortak vatan’ söylemini eleştirdik. Biz Kürtler’in millet olarak varlığını programlaştırması gerektiğini düşünüyoruz. Bizim ilk hedefimiz tek’çiliği savunan partilerin Kürdistan’dan oy almamalarını sağlamaktır. Bir diğer hedefimiz ise Kürtler’in en geniş sosyal, siyasal kesimlerinin ittifakını sağlamaktır. Bu da milli programla mümkün olacaktır. Biz yerel yönetimleri önemsiyoruz. Bizim asıl amacımız Kürtler’in bir taraf olarak Türkiye’nin karşısına çıkmasını sağlamaktır.”
ÇİFTYÜREK: “KÜRT SEÇİM BLOKU GEREKLİDİR”
Kürtlerin dört parçası ile bir araya gelerek muhasebe yapması gerektiğini savunan Özgürlük ve Sosyalizm Partisi(ÖSP) Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, “Partilerimizi halkın ortak hissiyatını dikkate alarak partiler üstü bir programa çağırıyoruz” dedi. Çiftyürek, “AKP ile MHP’nin ittifakı korkuların yönlendirdiği bir ittifaktır. Cumhurbaşkan’ı açısından yüzde 50+1’in geçilmesi ve MHP açısından da baraj korkusu bu ittifaka sebep oldu. Her iki partinin ortak korkusu ise Kürdistan meselesidir. Bunların sonucunda ‘Cumhur İttifakı’ gerçekleştirildi. AKP böyle bir politika ile CHP’yi de HDP ile ittifaka yönlendirmek istedi. AKP; ‘CHP ile HDP’nin kimyası ittifaka uygun değil ve her iki parti ittifaka giderse Afrin işgal hareketinin olduğu süreçte CHP kan kaybeder diye düşünüyordu.’ Göründüğü kadarı ile CHP böyle bir şey yapmayacak. Kürt cephesinde ise Kerkük ile birlikte başlayan sancılı bir süreci var. Kürtler’in dört parçası ile oturup bir muhasebe yapması gerekiyor. Kürt seçim bloku gereklidir. Bizim partimizin tespiti bu yöndedir. Kürtler önce kendi aralarında bir seçim bloku oluştursunlar, sonra Türkiye demokrasi güçleri ile en geniş bir demokrasi cephesini oluşturmaya yönelsinler. Parti bazında ittifaklara yönelmektense Kürtler’in kendileri bir seçim bloku oluşturup bir demokrasi cephesinde ortaklaşabilirler. Böyle bir oluşum hem Kürt cephesi açısından hem de Türkiye demokrasisi açısından yararlı olur. Şu anda buna yönelik çabalar var. Fakat somut bir meyve şu an itibari ile ortada yok. Bu konuda toplantılar oldu ve çalışmalar devam ediyor. Maalesef Afrin ile birlikte yeni işgaller baş gösteriyor. Kürt anneleri yüzyıllara dayanan parçalanmışlığa rağmen ortak bir tepki verebiliyorlar. Bu çok önemlidir. Partilerimizi halkın ortak hissiyatını dikkate alarak partiler üstü bir programa çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.
KARAKOÇ: “KÜRT SORUNU ÇÖZÜMÜNE BARIŞÇIL YAKLAŞANLARLA UZLAŞABİLİRİZ”
Öncelikle seçim hakkı elde edebilmek adına çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) Genel Başkanı Refik Karakoç da, Türkiye’de barışın ve özgürlüğün gelebilmesi için programsal olarak uzlaşacakları herkesle görüşebileceklerini kaydetti. Karakoç, “Biz HAK-PAR olarak öncelikle seçim hakkı elde edebilmek adına eksikliklerimizi tamamlamaya çalışıyoruz. Seçimlere katılma hakkı elde ettikten sonra Kürt sorununu çözümünü demokratik bir zeminde çözmekten yana uzlaştığımız, Türkiye’de barışın ve özgürlüğün gelebilmesi için programsal olarak uzlaşacağımız herkes ile görüşürüz. Biz yerel seçimlere önem veriyoruz. Seçimlerde belediyelere aday çıkarıp yerel yönetimlerde rol alıp yerel yönetimlerin nasıl işletilmesi gerektiğini halkımıza göstermek istiyoruz. İlkelerimiz doğrultusunda Kürt sorununu barışçıl yöntemlerle federal bir çözüm çerçevesinde düşünen ve kabul eden herkesle ortaklaşabiliriz. Sorunların çözümünde sorumluluk alan siyasi bir organizasyonunun oluşmasını isteriz” ifadelerini kullandı.
AŞİTİ: “KÜRDİSTANİ BİR TOPLULUK OLUŞTURULMALI”
Kürt üst aklının bir araya gelerek Kürtlerin birliğine zemin hazırlaması gerektiğinin altını çizen Azadi Hareketi Sözcüsü Ayetullah Aşiti, “Eğer gerçekten Kürdistan’a sahip olmak istiyorsak Kürdistani bir topluluk oluşturmamız lazım. Yani herkes kendi değerleri ve topluluğunu muhafaza ederek ana iskelette ortak paydalarda beraber aynı hedefe yürümek gerekir demek istiyorum. Kürdistani topluluk için de var olan tüm varlığımızı, tüm değerlerimizi, hatta nefsimizi ve kişiliğimizi Partimizi, Örgütümüzü, Cemaatimizi bunun için feda etmek lazım ki hak etmiş olalım. Çünkü tüm bu değerlerin varlığı dünya üzerinde diğer milletler gibi bağımsız bayrağın dalgalandığı zaman söz konusu olabilir. Hem yakın hem de uzak tarih bize göstermiştir ki birliktelik olmadan Kürdistan var olamaz. Hangi açıdan bakarsak bakalım birlikte hareket etmeden var olabilmenin hiç ama hiç imkânı yoktur. Bunun için de geçmişte yaşanılan yanlışlıkları ve gerekirse hıyanetlere takılmadan kaldığımız yerden geleceğimizi nasıl elde etmenin plan ve projelerini yapmalıyız. Ne dersek diyelim, geçmiş geçti; daha önce yaşanan kırgınlıklara takılmak kimseye bir şey kazandırmaz, kazandıracağı tek şey şu ki birliktelik olmadan hep başkalarına yem olacağız. Kürt partilerinin ittifakından öte Kürt aydınların, siyasetçilerin, yazarların ve Kürt üst aklının bir araya gelerek Kürtler’in birliğinin sağlanmasına zemin hazırlaması gerektiğine inanıyoruz” dedi.
“KÜRT PARTİLERİN İTTİFAKI UZAK BİR İHTİMAL”
HDP ile diğer Kürt partilerinin olası bir ittifakını uzak bir ihtimal olarak niteleyen Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi (T-KDP) Genel Başkanı Mehmet Emin Kardaş, “AKP-MHP ittifakı beklendik bir şeydir. Her iki parti de devlet refleksi olan partilerdir. Özellikle son dönemde her iki parti de milliyetçi söylemler etrafında birleşti. Kürt partilerinin bir arayış içinde olduğunu biliyoruz. Fakat henüz bir sonuca varılmış değil. Biz T-KDP olarak sadece yerel seçimlere odaklanıyoruz. Biz sadece bölgemizde egemen olmayı düşünüyoruz. Ben HDP ile diğer Kürt partilerinin bir seçim ittifakı yapabileceğini de uzak bir ihtimal olarak değerlendiriyorum” diye konuştu.
(Kaynak: Mehmet Uğur ÇAKIL/Yenigün özel)
