Kız arkadaşı Dilek Kaya’yı öldüren Astsubay Yusuf Çalışkan, olay sırasında sarhoÅŸ olduÄŸunu söyledi. Çalışkan’ın avukatı da Çalışkan’ın durumunun Türk Ceza Kanunu’nun ceza ehliyetini düzenleyen 34’üncü madde kapsamında incelenmesini istedi.
Diyarbakır’ın merkez Kayapınar ilçesi TOKİ konutlarında 22 Mart 2020’de kız arkadaşı Dilek Kaya’yı öldüren Astsubay Yusuf Çalışkan’ın “kasten öldürmeden” yargılandığı davanın ilk duruÅŸması Diyarbakır 12’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
ALKOLLÜ OLDUĞUNU SÖYLEDİ
Kendisine yöneltilen suçlama hakkında savunma yapan Çalışkan, olay günü Kaya ile akÅŸam yemeÄŸi için randevulaÅŸtığını ve onun evinde gittiÄŸini söyledi. Alkol alıp film izlediklerini dile getiren Çalışkan, ilerleyen saatlerde, daha önce aralarında kıskançlık nedeniyle yaÅŸanan tartışmanın tekrar baÅŸladığını söyledi. Mutfaktan salona dönen Kaya’nın kendisine küfür ederek bardak fırlattığını, kendisinin de kötü bir olay yaÅŸanmasın diye koltuÄŸun üzerindeki silahını, çantasını ve montunu alıp çıkmak için hareket ettiÄŸini anlatan Çalışkan, o sırada Kaya’nın iki kolunu tuttuÄŸunu ve silahın ateÅŸ aldığını aktardı. Olaya dair detayları hatırlamadığını ifade eden Çalışkan, olaydan sonra silahı başına dayadığını ama kendisine ateÅŸ edip etmediÄŸini, kimseyi arayıp aramadığını hatırlamadığını dile getirdi.
HATIRLAMADIĞINI SÖYLEDİ
Savunma sonrası çapraz sorgusu yapılan sanık Çalışkan’ın olay sırasında 2 kere silahın patladığı beyanını hatırlatan Avukat Zülal ErdoÄŸan olay yeri inceleme raporlarında olay yerinde 4 boÅŸ kovanın bulunduÄŸunu hatırlattı. Çalışkan, diÄŸer 2 boÅŸ kovanı hatırlamadığını söyledi. Çalışkan’ın olayın salonda gerçekleÅŸtiÄŸi ve tartışma ile birlikte evden çıkmak için hareket ettiÄŸi yönündeki beyanlarına karşı Avukat Zülal ErdoÄŸan, olay yerine giden polislerin kendisinin çıplak bulduÄŸu, boxer dışında üzerinde bir ÅŸey bulunmadığına yönelik tutanakları hatırlatarak, “Çıplak mı dışarı çıkacaktı” diye sordu. Çalışkan, bunu da hatırlamadığını belirtti. Cumhuriyet Savcısı, İddia makamı kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve şüphelinin kaçma şüphesinin bulunduÄŸundan tutukluluk halinin devamını talep etti.
‘KAYA’NIN VÜCUDUNDA ŞİDDET EMARELERİ VAR’
Sanık beyanları karşı söz alan Avukat Zülal ErdoÄŸan, sanığın beyanlarının kendisini aklamaya dönük olduÄŸunu söyledi. ErdoÄŸan, olayın meydana gelmesinin ardından sanığın ne 112 acil servisi ne de 155 polise ihbarda bulunmadığını anımsattı. ErdoÄŸan, “Sanık götürüldüğü hastanede, arkadaÅŸlarına ve polislere Dilek’i katlettiÄŸini söylüyor. Ayrıca Dilek Kaya’nın vücudunda bir mermi izi varken olaydan öncesinde ve sonrasında vücutta ÅŸiddet emareleri var. Sanık maktulün kıskanç olduÄŸunu söylüyor fakat sanığın whatssap görüşmelerine bakıldığında sürekli, ‘Neredesin, kiminlesin, beni görüntülü ara’ dediÄŸi görülüyor.” diye konuÅŸtu.
Sanığın sürekli sarhoÅŸ olduÄŸunu iÅŸaret eden ErdoÄŸan, bu beyanların Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 34’üncü maddesinin kapsamında alkol ve uyuÅŸturucu madde nedeniyle yaÅŸanan bilinç kaybına dair cezadan kurtulmaya dönük beyanlar olduÄŸunu kaydetti.
SANIK AVUKATI CEZASIZLIK İÇİN İNCELEME TALEP ETTİ
Çalışkan’ın avukatı Recep AkdaÄŸ, müvekkilinin alkollü olduÄŸunu söyleyerek, TCK’nın “Geçici bir nedenle ya da irade dışı alınan alkol veya uyuÅŸturucu madde etkisiyle, iÅŸlediÄŸi fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneÄŸi önemli derecede azalmış olan kiÅŸiye ceza verilmez.” hükmün düzenleyen 34/1 maddesinin müvekkiline uygulanmasını için inceleme talep etti. AkdaÄŸ, ilerleyen duruÅŸmalarda suç vasfının deÄŸiÅŸeceÄŸinden sanığın gerekli adli tedbirlerle tahliye edilmesi talebinde bulundu.
TCK 34’ÜNCÜ MADDE TALEBİNE RET
Mahkeme, sanık avukatının müvekkilinin TCK 34’üncü madde uyarınca inceleme yapılması talebinin reddine karar verdi. Mahkeme, adli tedbir kontrolünün yetersiz kalacağı gerekçesiyle Çalışkan’ın tutukluluÄŸunun devamına karar verdi. Mahkeme davaya katılım talebinde bulunan Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun talepleri ret, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının avukatlarının talebini ise kabul ederek, duruÅŸmayı 16 Haziran’a erteledi.
Salih YEŞİL’in Haberi