Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun, Stratejik Plan çalışmaları kapsamında Silvan, Lice, Kulp ve Hazro ilçelerinin muhtarlarıyla bir araya geldi. Eş Başkan Bucak, yerel demokrasi ile bağdaşmayan kayyum rejiminin bir gasp rejimi olduğunu belirtirken, Eş Başkan Hatun ise, kayyımların 8 yılda yarattığı tahribata dikkat çekti.
DİYARBAKIR GAZETE- Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin, 2025-2029 Stratejik Planının hazırlığına 17 ilçede halk, muhtarlar, sivil toplum örgütleri, belediye eş başkanları ve meclis üyeleri, kamu kurum ve kuruluşlarını dahil etmek amacıyla başlattığı toplantılar sürüyor. Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak ve Doğan Hatun, Silvan, Lice, Kulp ve Hazro ilçelerinin muhtarlarıyla bir araya gelerek muhtar toplantılarını tamamladı. Kültür ve Kongre Merkezi’ndeki iki ayrı toplantıya, Silvan Belediyesi Eş Başkanları Sevim Biçici ve Kadri Esen, Kulp Belediyesi Eş Başkanları Fatma Ay ve Murat İpek, Lice Belediyesi Eş Başkanı Diyar Dilek, Hazro Belediyesi Meclis üyesi Hasibe Yazdık, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Reşat Bakan, büyükşehir ve DİSKİ Genel Müdürlüğünün ilgili daire başkanları ile mahalle muhtarları katıldı.
Eş Başkan Hatun: Önerileri alıp Stratejik Plan oluşturacağız
Silvan ve Hazro ilçelerinin muhtarlarıyla yapılan toplantıda konuşan Eş Başkan Hatun, 5 yılın Stratejik Planı’nın hazırlığını yaptıklarını belirterek, “Projelerimizi konuşacağız, eksiklerimize odaklanacağız. Sadece yol ve su konusunda değil, şehrimizdeki her konuda sizlerle istişarede bulunacağız. İlimizde tarım, hayvancılık, kooperatifçilik ve kültür sanata öneri ve talepleri alarak Stratejik Plan oluşturacağız” dedi.
‘DİSKİ 17 ilçenin su sorununu çözecek’
İçme suyu sorununa dikkat çeken Hatun, şöyle konuştu: “Son 8 yıldır kayyımlar büyük bir tahribat yarattı. Geçmişte suyu olan birçok köy, su depoları yenilenmediği ve gereken tadilat yapılmadığı için su sorunu yaşıyor. Yaklaşık bin 500 köy ve mezramızda içme suyu sorunu var. DİSKİ, bunun için büyük bir plan yaptı. 17 ilçenin su sorununu çözecek. DİSKİ, öncellikle hiç suyu olmayan köylerin sorununu çözmeye başlayarak işe koyulacak. Bütün sorunlarımızı sizlerle birlikte çözüme kavuşturacağız.”
Muhtarlar, fıstık yetiştiriciliği için destek istedi
Toplantıda, mahallelerdeki altyapı, üstyapı sorunlarını anlatan muhtarlar, 5 yıllık Stratejik Plana ilişkin görüş ve önerilerini dile getirdi. Mahallelerde tehlike saçan metruk evler için bir çözüm bulunmasını talep eden muhtarlar, Hazro ilçesinde fıstık yetiştiriciliğinin gelişmesi ve ağaçların aşılanması konusunda destek istedi, kadınlara yönelik kursların açılması, tarım arazilerinin sulanması için göletlerin yapılması ve toplu ulaşım için araç talebinde bulundu.
‘Köyünüze misafir olacağız’
Silvan ilçesine bağlı Dağcılar (Cumat) Mahallesi Muhtarı Sahin Oruç’un, yıllardır köylerine hizmet yapılmadığını ve sahipsiz bırakıldığını söylemesi üzerine Eş Başkan Hatun, “Bütün daire başkanlarımızla beraber gelip köyünüze misafir olacağız, sorunlarını yerinde göreceğiz” dedi.
Eş Başkan Hatun, fıstık yetiştiriciliği konusunda ticaret yapanların kendi aşılarını kendileri yapacağını belirterek, mahallelerde geçimini sağlayamayan halkın aşılarını belediye olarak yapacaklarını söyledi.
Eş Başkan Bucak: Bütçe rantiyeye dönüştürüldü
Lice ve Kulp ilçeleri muhtarlarının katıldığı toplantıda konuşan Eş Başkan Serra Bucak da, 5 yıl boyunca görev yapacak olan muhtarlara çalışmalarında başarılar diledi. 5 yıllık Stratejik Plan çalışmalarına devam ettiklerini kaydeden Bucak, 8 yıllık kayyum döneminde halkın bütçesinin, ihalelere baktıklarında rantiyeye dönüştürüldüğünü gördüklerini söyledi.
‘Kayyım rejimi bir gasp rejimidir’
Hakkari Belediyesi’ne kayyım atanmasını kınayan Bucak, kayyım rejiminin bir gasp rejimi olduğunu belirtti. Bucak, konuşmasına şöyle devam etti: “Kayyımın yerel demokrasi ile bağdaşır bir yanı olmadığını, defalarca vurgulayıp iktidarın bu anlayış ve sistemden vazgeçmesi gerektiğini düşünüyoruz, söylüyoruz, yüksek sesle bunu haykırıyoruz. Bizlerle birlikte olan önemli bir muhalefet var, bu olumlu ve sevindiricidir. Hem Ankara’da hem siyaset koridorlarında hem de daha fazla yerellerde sözümüz ve fikrimizin bir olması lazım. Bizim bir olmak için tek seçeneğimiz var: Yerel demokrasiye yapılan bu darbeyi kabul etmemek. Yerelin hizmetlerini seçilmiş belediye eş başkanları ve belediye encümeni ile yürütülmesi gerektiğini savunmaktır. Bu hususta bir olabilirsek, hakkımızı savunabilirsek, gasp edilmiş alanlarımızı yeniden kurtarırsak, önümüzdeki 5 yılda 8 yılın tahribatını giderebileceğimize inanıyorum.”
