TEMA Vakfı Diyarbakır merkez BaÄŸlar İlçe Temsilcisi Meki Göger, doÄŸadaki tahribata dikkati çekerek, “Ne yazık ki böyle giderse gelecekte de bugünkü yok oluÅŸun on katına çıkacaktır.” dedi.
Birleşmiş Milletler tarafından her yıl 5 Haziran’da kutlanan Dünya Çevre Günü’nde, bu yıl #EkosistemRestorasyonu sloganıyla; zarar görmüş ekosistemleri canlandırmak için acil eylem çağrısı yapılıyor. Bu özel günde, günümüzün en büyük iki tehdidi olan iklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik kaybına dikkat çeken TEMA Vakfı, doğayı korumanın, gezegenimizi ve kendi yaşamımızı korumak olduğunun bir kez daha altını çiziyor.
Tüm dünyada #EkosistemRestorasyonu sloganıyla kutlanan Dünya Çevre Günü’nde Birleşmiş Milletler, insanların yaşamını sürdürebilmeleri, iklim değişikliğine karşı koyabilmeleri ve biyolojik çeşitliliğin korunabilmesinin ancak sağlıklı ekosistemlerle mümkün olabileceğini vurguluyor. İnsanların doğayla ilişkisini yeniden tanımlama ve kurma ihtiyacı hissettiği bugünlerde TEMA Vakfı Diyarbakır merkez Bağlar İlçe Temsilcisi Meki Göger, doğanın yükünün her geçen gün arttığını belirterek, bu yükün azaltılması için tek bir bireyden tüm insanlığa, politikacılara ve yöneticilere görevler düştüğünün altını çiziyor.
YOK OLUÅž ON KATINA ÇIKACAKTIR’
Konuyla ilgi deÄŸerlendirmelerde bulunan Göger, “Ne yazık ki uzun yıllardır süregelen,fosil yakıtların kullanımı, arazi tahribatı, kirlilik ile aşırı yararlanmanın neden olduÄŸu iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi ve biyolojik çeÅŸitlilik kaybı,günümüzde insanlığın en büyük sorunlarını teÅŸkil etmektedir. Dünya ortalama sıcaklığı, sanayi öncesi döneme göre 1.1 °C arttı. YaÅŸanan küresel ısınma artık bir ‘iklim krizi’ olarak isimlendirilmektedir. Bu durum, insan saÄŸlığından gıda üretimine, yaÅŸanan ekstrem hava olaylarından doÄŸadaki canlıların uyum saÄŸladığı ekolojik koÅŸullara kadar birçok dengenin deÄŸiÅŸmesine sebep olmaktadır. Bunun yanı sıra bugün arazi tahribatı ve aşırı yararlanma nedeniyle,dünyadaki doÄŸal ekosistemlerin yüzde 75’i insanlar tarafından deÄŸiÅŸtirilmiÅŸtir. Erozyon ile binlerce yılda oluÅŸmuÅŸ topraklar kısa sürede yok olarak verimliliÄŸini kaybetmektedir. Tarım topraklarında aşırı kimyasal gübre ve pestisit kullanımı ile su kaynakları ve denizler kirlenirken, büyüyen kentler verimli tarım topraklarını yutmaktadır. Her yıl 12 milyon hektar tarım toprağı bozuluma uÄŸramakta ve çölleÅŸme hızlanmaktadır. Tüm bu insan kaynaklı etkilerse bugüne kadar hiç yaÅŸanmamış bir hızda tür kayıplarına neden olmaktadır. Bugün insanlığın neden olduÄŸu yok oluÅŸ, geçmiÅŸ yılların bin katı olmuÅŸtur. Ne yazık ki böyle giderse gelecekte de bugünkü yok oluÅŸun 10 katına çıkacaktır.” diye konuÅŸtu.
‘SORUNLARI HAFİFLETMENİN YOLU TAHRİBATI DURDURMAK’
DoÄŸa dengesinin bozulması ve ekolojik sorunların ekonomiyi de etkilediÄŸini vurgulayan Göger, “Dünya gayri safi milli hasılanın yüzde 50’si doÄŸal varlıklardan elde edilirken; ekolojik yıkım beraberinde ekonomik sorunlara da neden olmaktadır. Nitekim 2020 Dünya Ekonomik Forumu tarafından yayımlanan Küresel Riskler Raporu’nda, etkisi ve gerçekleÅŸme olasılığı en yüksek riskler sıralamasındaki ilk beÅŸ maddeden dördünü çevre sorunları oluÅŸturmaktadır. YaÅŸanmasına sebep olduÄŸumuz bu sorunları hafifletmenin yolu doÄŸa tahribatlarını durdurmak, doÄŸa koruma alanlarını artırmak, tahrip olmuÅŸ ekosistemlerin restorasyon çalışmaları ile eski haline gelmelerini saÄŸlamaktan geçmektedir. Bugün restorasyon çalışmalarının yapılmaması, restorasyon yatırımlarından üç kat daha fazla maliyete sebep olmaktadır. Restorasyon çalışmaları yapıldığı durumda ise bugüne oranla 10 kat daha fazla kazanç saÄŸlanacaktır.” ifadelerini kullandı.
‘HEPİMİZE SORUMLULUK DÜŞMEKTEDİR’
Anayasanın çevrenin korunmasına iliÅŸkin 56. maddesine de atıfta bulunan Göger, “Herkesin saÄŸlıklı ve dengeli bir çevrede yaÅŸama hakkı olduÄŸu ifade edilen Anayasamıza göre çevreyi geliÅŸtirmek, çevre saÄŸlığını korumak ve çevre kirliliÄŸini önlemek Devletin ve vatandaÅŸların ödevidir. Bu sebeple doÄŸal ekosistemlerin korunması ve restorasyonu ile ekosistemlere hayat veren baÅŸta toprak olmak üzere tüm doÄŸal varlıkların korunması konusunda devlet ve bireyler olarak hepimize büyük sorumluluklar düşmektedir.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
buy domperidone no prescription – order flexeril 15mg pills order flexeril online