Diyarbakır’da 66 yaşındaki Şükrü Abay 26 yılda kolon, rektum ve cilt kanserini yaÅŸama baÄŸlılığı ile yenerek saÄŸlığına kavuÅŸtu.
Bu hastalıkla mücadele edenleri aynı çatı altında toplamak ve onlara destek vermek isteyen Abay, 3 yıl önce kurduğu Yeniden Yaşam Kanserle Mücadele Derneğinin başkanlığını yürütüyor
Diyarbakır’da yaÅŸayan kolon, rektum ve iki kez de cilt kanserini yenen 66 yaşındaki Şükrü Abay, bu hastalıkla mücadelesini kurduÄŸu dernek aracılığıyla sürdürüyor. 3 çocuk babası Abay 1993 yılında bağırsak enfeksiyonu ÅŸikayetiyle gittiÄŸi hastanede kolon kanseri olduÄŸunu öğrendi. YüzleÅŸtiÄŸi bu hastalıkla mücadelesi sürerken 2005 yılında cilt, 2010 yılında rektum, 2016 yılında da yeniden cilt kanserine yakalandığını öğrendi.
YAÅžAMA BAÄžLILIÄžI KANSERÄ° YENDÄ°
Kanser olduğunu öğrendiğinde 6-7 ay ömrü kaldığı belirtilen Abay, ailesinin en çok da hayat arkadaşının desteğiyle hastalıkla mücadelesini sürdürdü. İlk geçirdiği ameliyatın başarıyla sonuçlanmasıyla moral bulan Abay, müzik dinledi, spor yaptı, sağlıklı beslenmeye özen göstererek, olaylara karşı hoşgörü ile yaklaşmaya çalıştı. Zamanla daha çok yaşama bağlanan Abay, hastalıkla mücadelesinde galip geldi.
KANSERLE MÜCADELE İÇİN DERNEK KURDU
Bu hastalıkla mücadele edenlere de destek sunmak isteyen Abay, 3 yıl önce Yeniden Yaşam Kanserle Mücadele Derneğini kurdu. Abay, başkanlığını yürüttüğü dernekte deneyimleriyle kanser hastalarına umut olmayı sürdürüyor.
“6-7 AY YAÅžARSIN”
Abay, kanserle mücadeleyle geçen 26 yılını AA muhabirine anlattı. Ailece kanserle ilgili bugüne kadar hep kötü anılarının olduÄŸunu belirten Abay, bu hastalık nedeniyle annesini, kız kardeÅŸini ve üç dayısını kaybettiÄŸini söyledi. Abay, bu nedenle kanser olduÄŸunu öğrendiÄŸinde çok üzüldüğünü anlatarak, “Bu hastalık sevdiklerimizi almıştı bizden. Doktorun bu kelimeyi bana söylemesiyle yarım saat bulunduÄŸum yerde hareketsiz kaldım. Doktor bana ‘En az 6-7 ay yaÅŸarsın.’ dedi.” ifadelerini kullandı. Kanser olduÄŸunu öğrendiÄŸinde öleceÄŸine inandığını aktaran Abay, hastane çıkışında ilk iÅŸinin daha önce veresiye alışveriÅŸ yaptığı dükkanlara borcunu ödemek olduÄŸunu aktardı. Hastalığını eÅŸi ile paylaÅŸtığında onun da büyük üzüntü duyduÄŸunu dile getiren Abay, çocuklarına bir süre bu durumu anlatamadığını belirtti.
Abay, “Ankara’ya sevkim yapılınca çocuklarla kahvaltıya oturduÄŸumuzda çocuklarıma, ‘Kanser hastasıyım, bugün annenizle Ankara’ya gideceÄŸiz.’ dedim. Ä°ki çocuÄŸum küçük olduÄŸu için kanseri anlamadılar. Ama büyük çocuÄŸum anladı. DuyduÄŸunda elindeki bardak yere düştü. Bir durgunluk yaÅŸadık. Hepimiz kahvaltı yapmadan evden çıktık.” diye konuÅŸtu.
Ankara’daki doktorun kendisini motive ettiÄŸini anlatan Abay, ameliyatın baÅŸarılı geçtiÄŸini, okuduÄŸu bir kitapta kolon kanserinde 15 yıl yaÅŸam ÅŸansı bulunduÄŸunu öğrendiÄŸini, bu sürenin kendisi için önemli olduÄŸunu aktardı.
“EŞİMÄ°N VE AÄ°LEMÄ°N BANA VERDİĞİ DESTEK ÇOK ÖNEMLÄ°”
“Güçlendim, spor yapıyordum, yediÄŸime, içtiÄŸime çok dikkat ediyor, müzik çalıyor, ÅŸarkı söylüyor, koÅŸu yapıyordum. Kanserle ilgili küçük bir kağıt parçası yerde bulsam alıp, okuyordum.” diyen Abay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sevdiklerim hastalığım süresince bana destek oldu. EÅŸimin ve ailemin bana verdiÄŸi destek çok önemli. DiÄŸer bir neden de doÄŸru beslenmem. Bol bol spor yaptım. Stresten uzak, hoÅŸgörülü olmak önemlidir. Çünkü kanser stresin dostudur. Kanser stresli insanı çok sever.”
KANSERLE MÃœCADELESÄ° DERNEK ARACILIÄžIYLA SÃœRÃœYOR
Abay, kendisi gibi kanserle mücadele eden ve acı çeken insanlara umut olmak için 2016 yılında “Yeniden YaÅŸam Kanserle Mücadele DerneÄŸi”ni kurduÄŸunu belirterek, derneÄŸin 300 üyesinin bulunduÄŸunu kaydetti. Hastaların moral, motivasyonlarını artırmak, onların da saÄŸlığına kavuÅŸmasını saÄŸlamak için çalışmalar yürüttüklerine deÄŸinen Abay, yaÅŸam öyküsünü ve deneyimlerini aktararak, kanser hastalarının yaÅŸama baÄŸlanmasını hedeflediklerini ifade etti.
EŞİNİN KANSERİ YENECEĞİNE İNANDI
Aslı Abay da eÅŸinin rahatsızlığını öğrendiÄŸi gece sabaha kadar uyumadığını belirtti. “EÅŸime bu hastalığı grip olarak bil dedim. Ben elimden geldiÄŸince eÅŸime moral verdim. Bu hastalığı yeneceÄŸini kabullenmiÅŸti. ‘Bu hastalığı atlatacağım’ demesi çok önemliydi.” bu hastalığı birlikte atlatmayı baÅŸardıklarını aktardı.
“HASTALIÄžI YENMEDE MORAL ÖNEMLÄ°”
Dicle Ãœniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Ãœyesi Prof. Dr. Ercan Gedik, hastanın makatta kanama ve aÄŸrı ÅŸikayetiyle kendilerine baÅŸvurduÄŸunu, yapılan tetkikler sonucu kanser teÅŸhis ettiklerini söyledi. Hastanın ameliyat edildiÄŸini, erken evre olması nedeniyle baÅŸka tedaviye ihtiyaç duyulmadığını dile getiren Gedik, “Hastamız oldukça hayata baÄŸlı. Fiziksel aktiviteleri spor olsun, yürüyüş olsun yapıyor. Bunları düzenli yapan, saÄŸlıklı beslenen, birçok sanat faaliyetinde bulunan, müzik dinleyen hayata baÄŸlı bir kiÅŸi.” ÅŸeklinde konuÅŸtu. Gedik, kanserle mücadelede en büyük silahın erken evrede teÅŸhis edilmesi olduÄŸuna iÅŸaret ederek, ÅŸikayetleri bulunanlara ihmal etmeden doktora baÅŸvurmaları tavsiyesinde bulundu.Hastalığı yenmede moralin önemine de deÄŸinen Gedik, “Stresten uzak bir yaÅŸam, spor, sanatsal faaliyetler, yaÅŸamdan kopmadan hayatını devam ettirmek, bu hastalığı yenmede ikinci silahtır.” ifadelerini kullandı. (AA)
